Ekranın Ardındaki Başarı “Aslı Şafak”

Gazetecilikten televizyon programcılığına uzanan kariyeriyle güçlü bir iz bırakan Aslı Şafak, gazetecilik geçmişinden Talk Show sunuculuğuna, yaşadığı unutulmaz anılardan, dijitalleşme ve yeni meslekler konusundaki düşündüklerine, önem verdiği felsefelerin hayatına olan etkilerini bu keyifli röportajda bizlerle paylaştı.

Aslı Şafak, hayatını şekillendiren felsefeleri paylaşırken, ilk olarak, elindeki her şeyi ihtiyacı olanlarla paylaşma inancını vurguluyor. Paylaşmanın hayat bankasındaki en yüksek yatırım aracı olduğuna inanan Şafak, ikinci olarak, gerçekliği ve doğruyu her zaman ön planda tutarak daima dürüst olmaya çalıştığını belirtiyor. Kadının kendi ayakları üzerinde durmasının ve bağımsız olmasının önemini vurgulayan Aslı Şafak, başarılı ve başarısız her durumu soğukkanlılıkla karşılamanın, güçlü duruş sergilemenin hayattaki en önemli ilkelerden biri olduğunu düşünüyor ve işini kalpten severek yapıyor.

Sizi tanıyarak başlamak isteriz. Nerede doğdunuz, nasıl bir çocukluk geçirdiniz?

Çocukluğunuzun yaşamınıza etkileri neler oldu?Ankaralıyım, gazeteci bir babanın kızıyım. Evimizde hep bir daktilo sesi, babamın gazeteci arkadaşlarıyla hararetli konuşmaları, radyo sanatçılarıyla gerçekleşen fasıllar ile cümbüşlü bir çocukluk geçirdim. Fakat sonrasında kulağa şanslı gelen çocukluğum bir anda kabusa döndü, annem kanser hastalığına yakalandı. 12 yaşında annemi kaybettim. Babamın yetkili, etkili ve nüfuslu bir gazeteci olması ufkumu çok açtı. Babamın yüzlerce kitabı olan kütüphanesi vardı. Annem de, babam da kitap okumayı seven insanlardı. Ben de bir kitap kurdu olarak büyüdüm. Çalışkan bir çocuktum. Vardır ya her şeye parmak kaldıran sınıfın sinir bozucu kızı işte o bendim.

Babalar çocukları için farklı beklentiler içinde olabiliyor. Babanızın doktor olmanızı istemesi ve gazeteci olma kararınız arasındaki dengeyi nasıl kurdunuz?

Babam doktor olmamı çok istedi fakat ben Fen Bilimlerine kafası çalışan bir çocuk değildim. Hiçbir zaman fiziği anlamazdım, biyolojiden sıkılırdım ama matematiğim çok iyiydi. Her zaman matematiğim çok iyiydi hayata da hep çok matematik ve analitik bakıyorum. Sosyalim ve Türkçem çok iyiydi. Daha sonra bunların harmanlanması sonucu Mülkiye Siyasal Bilgiler Fakültesi ekonomi bölümünü yazdım. O dönemler çok havalı bir okuldu, tabii üst kat komşumuzun oğlunun o okulu kazanmasının da etkisi vardı, çünkü ona aşıktım. Babam arkadaşlarıyla birlikte orayı yazmamam konusunda beni ikna etmeye çalışsa da boşunaydı çünkü ben çok istemiştim. Gazeteciliği çok istiyordum fakat Halkla ilişkiler, iletişim fakültesi gibi bölümlerde okumak yerine ekonomi okursam uzman bir ekonomi gazetecisi olurum diye düşündüm bu yüzden tercih ettim. Babam çok direnmedi doktor olmam konusunda fakat benim de bu konuda son derece net tavrım etkili oldu. Bir denge sağlamam gerekmedi. Babam beni saygıyla karşıladı, sonrasında da benimle çok gurur duydu.

Gazetecilik ve televizyon programcılığı süreçlerinde kariyer yolunuzu değiştirmenizde en büyük etken neydi?

Gazetecilik ve televizyonculuğu habercilik başlığı altında toplayacağım. Çünkü çok uzun yıllarım habercilikle geçti, son 6-7 yıldır Talk Show yapıyorum televizyonda öncesinde hep habercilik yaptım. Ankara’da muhabirlik yaptım, ekonomi muhabirliği, siyasi muhabirlik yaptım. Depreme gittim, Bosna Hersek savaşında Saraybosna’ya gittim. Güneydoğu’da terörün en yoğun olduğu yıllarda muhabirlik yaptım. Hemen hemen pek çok alanda muhabirlik yaptım. Hayatımı etkileyen en önemli kararım ise iktisat bölümünü yazmak oldu. Çünkü uzman bir gazeteci olduğunuz zaman daha farklı ilerleme şansınız olabiliyor, sizi o işin uzmanı olarak baktıklarında ve tabi çalışkanlığınızı da öğrenme azminizi de buna eklediğinizde, size bakışları değişiyor ve daha uzmanlaşarak farklı bir yolda ilerleme şansınız oluyor. Başka önemli kararlarım da bir süre sonra ekonomiden sıkılıp, ekranda olmak ve program sunmak istemem oldu. O zamanlar TRT’de muhabir kökenli kişilerin televizyonda program sunması alışıldık değildi. TRT spikerleri sunardı programı ama ben her alanda iş yapan kişilerin ekranda olması gerektiğini savunurdum ve öyle de başladım. Bir diğer önemli kararlarım da ekonomiden siyasete geçmek oldu. Parlamento muhabirliği yapmak çok mühim bir mesele çünkü. Meclisi çözebilmek, onun dengesi ve dinamiklerini anlayabilmek, uzmanlaşmak pek çok alanda size tecrübeler getirebiliyor.

2003 yılında Londra’ya taşındım, eşimin işi sebebiyle o da çok önemli bir karardı. İstanbul’da televizyonda olmak istedim fakat, Ankara’dan TRT’den bir muhabirin İstanbul’da televizyonda istediği konumda olmasını kabul etmezlerdi. Ben de o zaman bir risk aldım ve TRT’den istifa ederek Londra’ya yerleştim eşimle beraber. İlk başlarda çok zorlandım çünkü bütün gazetecilerin, televizyoncuların kapılarını çaldım bana iş vermeleri için hepsinden negatif geri dönüş aldım ya da hiç dönüş almadım. O sırada TRT’nin muhabirliğini yaptım, birkaç gazeteye yazdım. O yedi yıl bana çok şey öğretti. Hayatımda aldığım en önemli karardı ve tam da Ankara’dan İstanbul’a program yapmak için gitmeyi düşleyen bir gazeteci gibi Londra da Bloomberg Türkiye kurulduğunda beni temsilci yaptılar. İki ay sonra dediler ki çok komik ve tatlı anlatıyorsun sen burada sunuculuk yap, ben de öyle Türkiye’ye döndüm ve tam da hayal ettiğim gibi büyük anonslarla beni getirdiler buraya 2010 yılında İstanbul’a havalı bir giriş yaptım. Bu riski alarak, bu tecrübeyi yaşamam gerekiyormuş tam da arzu ettiğim gibi İstanbul’a gelebilmem için.

Planlayarak kolay risk alabilen biriyim, bu önemli kararlar benim için hayatımı değiştiren noktalardı. Bir başka önemli kararımda da 2018 yılında ekonomi anlatmaktan çok sıkılıp, Talk Show yapacağım ben akşam saatlerinde, dediğim karardı. Verdiğim hiçbir karardan pişman değilim, doğru adımlar attığımı düşünüyorum. Geldiğim halimden çok mutluyum. İşimi zevkle yapıyorum. Bulunduğum kanalımı seviyorum, seyircilere kadınlara daha çok seslenebiliyorum dolayısıyla da kararlarımdan çok memnunum.