Previous Page  65 / 100 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 65 / 100 Next Page
Page Background

arkadaşımla televizyon seyretmek ya da

iskambil oynamak bu evin genel ritüelidir.

Her ikisinde de bağırışlar ve kahkahalar

evi doldurur.” Yılda birkaç kez ise 40 ile

120 kişi arasında değişen partiler veren

Siren Ertan’ı, evinde her daim akrabaları-

nı ya da arkadaşlarını görmek çok mutlu

ediyor. “Bazen yardım amaçlı davetler dü-

zenliyorum, bunun tadı çok başka. Çünkü

böylece evimizin başka hayatlara dokuna-

bilmemiz için işe yaradığını hissediyorum.”

Verdiği davetlerde mümkün olan her şeyi

kendisi yapmaksa vazgeçilmezlerinden.

“Bir organizasyon şirketi yerine süsleme-

yi kendim yapmanın ve catering hizmeti

almak yerine misafirlerimize evimizde her

zaman yapılan yemekleri sunmanın, arzu

ettiğim ‘doğal ve sıcak’ ortamı vereceğini

düşünüyorum. Hem ev ve masa süslemesi-

ni yapmak, çiçekçiye bizzat gidip kullanıla-

cak çiçekleri seçmek, menüyü hazırlamak,

sofrayı kurmak, alışveriş yapıp şarapları

ısmarlamak bana büyük zevk verir.” Ev da-

vetlerinde, tıpkı katıldığı gece davetlerinde

olduğu gibi giydiği kıyafetleri mutlaka ken-

di markaları Siren Ertan ISTANBUL ya da

Siren Ertan COUTURE’den seçiyor. “Çok

uzun zamandan beri kendi markamdan

başka gece kıyafeti giymediğim için son

gün atölyemde deli gibi bana bir kıyafet

yaratmaya çalışırız. Buna imkanımız yoksa

bir müşterimizden rica ederim” derken gü-

lüyor Siren Ertan. Başka marka giymenin

işine saygısızlık olduğunu düşünen Ertan

hem daha çok kendi markasından giyinsin

hem de alışverişe vakit ayırmak zorunda

Siyah elbise,

Siren

Ertan ISTANBUL. Çorap,

Wolford. Ayakkabı, Christian

Louboutin. Saat, Cartier,

American Tank.  Küpeler

Cartier, Panthere. Yastıklar

Rıfat Özbek.

kalmasın diye atölyesinde iş arasına birkaç

günlük tasarım sokuyor. “Tabii dikmeye

vakit bulamadığımızda ya da uzun yıllar

gardırobumda olmasından mutlu olaca-

ğım, beğendiğim tasarımları da satın alı-

rım. Gardırobumu eklektik bir yapı olarak

görür, her parçayı tıpkı bir koleksiyoner

gibi seçerim.”

Birçok insanın düşündüğünün aksine mo-

danın ve marka giymenin şıklıkla hiçbir

ilgisi olmadığını düşünüyor bu zarif kadın.

“Sadece demode olmamanızı sağlar. Ben-

ce şıklık, öncelikle yerine göre giyinmekle

başlar. Daha sonra ise iyi giyinmenin şifre-

lerini uygulamalısınız. Rengiyle, dokusuyla,

kumaşıyla, kalıbıyla size, konumunuza ve

yaşınıza en uygun, kusurlarınızı örtüp gü-

zel yanlarınızı ortaya çıkaran kıyafetler

seçmelisiniz. Tabii zevkli bir insan olma-

nız ve belirgin bir tarzınızın olması da tüm

dünyada takdir görür. Ben müşterimi işte

bu görüşlerimle hazırlarım.” İşinde asla

mütevazı biri olmadığını vurgulayan Siren

Ertan, kendi markasından giyinmeyenle-

rin kayıpta olduğunu düşünüyor. “Çünkü

benim kıyafetlerimle kadınlara son derece

şık, zarif, elegan ve fark edilir olacaklarını

garanti edebilirim.” Stil denilen şeyin en

önemli şartının süreklilik olduğunu vur-

gulayan Ertan için bir kadının tarzındaki

süreklilik onu farklı kılan en önemli özel-

liklerden biri. Modanın neşeli bir alan ol-

duğunu düşünüyor ve giyimden mobilyaya

kadar birçok konuda değişim sağlayıp ha-

yatlarımıza renk kattığını belirtiyor. Kendi

tarzı da tıpkı dekore ettiği evi gibi; klasik

ama farklı. Ve aynı dediği gibi “şıklık ayrın-

tılarda gizli.”

Tüm anlattıklarından sonra neden hazır gi-

yimi değil de kişiye özel servis veren haute

couture’ü tercih ettiğini anlamak güç değil.

“Benim işim, haute couture bir sanattır ve

umarım asla ölmez.” Siren Ertan yeni bir

şey öğrendiği ve kendisine bir şey kata-

bildiği her güne şükreden bir kadın. O, bir

modern zaman prensesi. “Benim için ha-

yattaki gerçek başarı; gittikçe daha iyi bir

insan olmaktır. Sadece böyle hatırlanmak

yeter bana.”

Elbise,

Siren Ertan

COUTURE. Safir

küpeler, Adler.

OCAK-ŞUBAT 2016

NG

65