NG Dergi - Sayı 50

EKİM-KASIM-ARALIK 2019 / 45 DEVRİM NİTELİĞİNDE Dünyanın orijinal haliyle günümüze kalmış en eski tapınağı olarak bilinen Göbeklitepe, tarih sahnesinde ‘devrim’ niteliğinde bir keşif olarak tanımlanıyor. Öyle ki Göbeklitepe, Stonehenge’ten bile 7 bin, Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl daha eski. Geçmişi günümüzden 11 bin 600 yıl öncesine dayanan bu arkeolojik alan, doğru sandığımız birçok şeyin sorgulanmasına neden oluyor. Arkeolojik alandaki kazı çalışmaları ilk olarak 1995 yılında, Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Müze Müdürlüğü’nün işbirliğiyle başlatılmış. 2014 yılı yazında kaybettiğimiz Alman Arkeolog Prof. Klaus Schmidt’in liderliğinde yürütülen kazılarda heyecan verici sonuçlara ulaşılmış. Prof. Schmidt, “Göbeklitepe’nin tarihin bilinen en eski tapınma merkezlerinden biri olduğunu zaten ortaya çıkarmıştık. Son kazı çalışmalarıyla buranın dünyanın en büyük tapınma merkezi olduğu anlaşıldı.” diyordu hayatta olduğu yıllarda. O kuşkusuz bir Anadolu aşığıydı. Şanlıurfa’nın tarihi merkezinde yerleştiği eski bir Urfa konağında ömrünün son yıllarını geçiren ünlü araştırmacı, Göbeklitepe ve Anadolu arkeolojisine tüm yaşamını adamıştı. Hayatta olduğu yıllarda kendisinin en büyük destekçisi olan Çiğdem Köksal Schmidt ise Şanlıurfa’daki evlerinde onun mirasına sahip çıkmayı sürdürüyor. Hem de bugüne dek insanlığa armağan ettikleri büyük keşiflerin üzerine koyarak… Çiğdem

RkJQdWJsaXNoZXIy NzI1MDQ=